Kendine vakit ayırmış dinlenmiş, enerji ve sevgi dolu anne – mutlu bebek. Mutlu bebek – mutlu anne! Mutlu anne – mutlu aile!

19 Şubat 2011 Cumartesi
16 Şubat 2011 Çarşamba
Annelere - Rahatlatıcı Nefes Teknikleri
1. Normal Nefes alma ve Derin Nefes Vereme (Çok basit ve bebeğinizi emzirirken bile uygulayabileceğiniz bir nefes tekniğidir. Sinir sistemini yatıştırır ve zihni dinginleştirir.)
Burundan rahat bir nefes alın ve ardından nefesinizi derin ve yavaş olarak verin. Nefes veriş süresi alış süresine göre daha uzun olmalı. Bu nefes çalışmasını 3-5 dakika yapabilirsiniz.
2. Nefesleri Sayma (Katsudzo Nishi Tekniği)
Rahat bir şekilde oturun. Normal nefes alıp verin ve nefeslerinizi saymaya başlayın. Nefesinizi yavaşça derinleştirin. Bu şekilde nefes alırken ve verirken 8’e kadar sayın. Nefes alma ve verme süresi uzun ve aynı sürede olmalı. Bu nefes çalışması sinir sistemini sakinleştirir, yorgunluğu azaltır ve nefesin daha iyi kontrol edilmesini sağlar.
3. Gülümse ve Yenilen(Tao Yin Tekniği)
(Bu nefes tekniği 3000 yıllık bir tarihi olan ve Tao felsefesinin bıraktığı bilgi mirası içinden Çin’de ortaya çıkar )
Rahatça sırt üstü uzanın. Ayaklarınız kalça genişliğinde açık olsun. Ellerinizi göbek deliğin tam üstüne yerleştirin(sol el sağ elin üstünde). Ellerinizin ağırlığını karnınızda hissedin. Birkaç defa nefes alıp verin ve gevşediğinizi hissedin. GÜLÜMSEYİNJ ve gülümsemeyi yüzünüzde hissedin. Alnınızı ve çenenizi gevşetin. Cildinizin yumuşadığını hissedin. Yavaşça bu gülümsemeyi karnınıza doğru gönderin. Nefes alırken karın bölgesinin genişlediğini hissedin. Nefes verirken gözünüzün önünde gri rengi canlandırarak tüm rahatsızlıkların bedeninizden uzaklaştığını hayal edin. Nefes alırken içinize altın ışığı çektiğinizi hayal edin. Bu çalışmada nefes verirken beden toksinleri atar nefes alırken ise şifa enerjisini depolar. Zihniniz, bebeniniz ve bilinciniz gülümsüyor ve aynı zamanda yenileniyor.
15 Şubat 2011 Salı
Bebek masajı. Doğru zamanda Doğru dokunuş
Her insan olumsuz dış etkenlere ve hastalıklara karşı bir direnç deposuyla dünyaya gelir. Doğamız bu mucize hediyeyi doğan her bebeğin beşiğine koyar. Bu hediyeyi koruyabilmek için onu doğru kullanmamız gerekir. Bebeğin doğumundan sonraki ilk aydan itibaren motor aktivitesi uyarılmalı ve her gün bebeğin gelişimine özel masaj yapılmalıdır. Sadece bu koşullarda bebeğiniz enfeksiyon hastalıklara ve soğuk algınlığına karşı dirençli olur. Bebek bakımı aşırı hassasiyetten ziyade bilinçli ve büyüyen organizmanın aktivitesini artıran bir biçimde olmalıdır.
Masajın kökenleri çok eskidir. Bir tedavi yöntemi olarak M.Ö III bin yılında Eski Mısırda, Çin’de sonrasında Japonya, Hindistan ve Yunanistan’da kullanıldı. Maalesef, günümüzde anne babalar doğal tedavi ve hastalık önleme yöntemlerine hiç önem vermiyorlar ve bir alışkanlık gibi sadece tıbbi ilaçlardan yardım alıyorlar. Bu nedenden dolayı minik hastalar sağlık kurumlarını dolduruyorlar. Fakat ebeveynler vücudun doğal güçlerine inanıp onları daha natürel yollarla destekleseydiler onların bünyeleri daha güçlü olabilirdi.
Bu doğal yöntemlerin biri de masajdır. Doğru zamanda seçilen ve doğru bir şekilde yapılan bebek masajı cildin nefes alışverişini arttırır, fonksiyon ve sinir bozukluklarını hafifleterek giderir. Masaj kalbe, beyine ve böbreklere giden kan akışını çoğaltır bununla beraber metabolizmayı hızlandırır. En önemli faktörlerden biri de masajın bir bebeğin hoşuna gitmesidir ve duygularını olumlu bir şekilde etkilemesidir.
Masaj bebek doğduktan ilk aydan itibaren yapılabilir. Bebek uyanıkken ve tercihen banyodan önce yapılmalıdır. Bebeğin karnı açken yapılmamalıdır. Beslenmeden 20 dakika önce veya yaklaşık 40 dakika sonra uygulanabilir (beslenmeden hemen sonra yapıldığı takdirde kusmaya neden olabilir).İlk başlangıçta seans 1-2 dakika sürmeli sonrasında 5-6 dakika sürebilir. Masaj iyi havalandırılmış, 22-23 derece oda sıcaklığında sakin bir ortamda yapılmalıdır. Sesiniz ve hareketleriniz yumuşak ama aynı zamanda emin olmalıdır, çocuğunuza yaptıklarınızı anlatın ve güvende olduğunu hissettirin. Bebek ağladığı takdirde masajı bir süre bırakın sonra sakinleşince tekrar yapmayı deneyin.
Masaj yaparken diz kapaklarına baskı yapmaktan kaçının ve masajı uygularken iç kalça bölgesindeki cildin çok hassas olması nedeniyle o bölgeye masaj uygulamayın. Karın masajını yaparken karaciğer (sağ kaburga altı) bölgesine daha yumuşak uygulayın.
Farklı amaçlarda kullanılan birçok masaj tekniği vardır. Ama genel olarak bakıldığında güçle yapılan masajın güçlendirdiği, yumuşak, daha sevecen yapılan masajın ise gevşettiği ve rahatlattığı gözlemlenir. Bebek masajında genelde düz çizgi şeklinde, dairesel ve birleşen veya ayrılan sıvazlama; Hafif sıkmalar; dairesel ve bölgesel ovma; vibrasyon teknikleri kullanılır. Aşağıda bahsedeceğim masaj tekniği tamamen güvenli olup bebeğin ilk aylarından itibaren yapılabilir. Nazik okşamaya benzer bir sıvazlama tekniği bebeğinizin sinir sistemini sakinleştirir, özellikle yeni doğan bebeklerde kasları gevşetir, damarları güçlendirir ve bebeğin iştahını arttırır. Bebeğinizin daha rahat ve uzun uyumasını sağlar.
Bu masaj tekniğini uygularken eliniz bebeğin bedenine baskı yapmadan sanki okşarmış gibi rahatça kaymalı, cildiyle olan temasınız çok nazik ve az hissedilir olmalıdır. Düz çizgide sıvalama tekniğini baş parmak, işaret ve orta parmakları veya avuç içi ve dışını kullanarak yapılabilir.
Düz çizgide ve kapsayarak sıvazlama (Eller)
Bebeğinizi sırt üstü yatırarak, ayaklarına doğru yaklaşın. Bebeğinizi sol elini sağ elinize alın ve sol elinizle düz çizgide bileğinden omzuna doğru hafifçe dokunarak sıvazlayın. Bunu aynı şekilde sağ eline de uygulayın.
Resim 1
Veya bebeğinizin elini baş ve işaret parmağınızı birleştirerek kapsayın diğer elinizle bilekten omzuna doğru hem iç ve dış yüzeyi yukarından aşağıya doğru sıvazlayın.(resim 1 )
Düz çizgi şeklinde ve kapsayarak sıvazlama (Bacaklar)
Bebeğinizin (Resim 2 ) sağ ayağını sol avucunuzun üstüne yerleştirin. Sağ elinizle bacağının üst, yan ve arka kısmını diz kapağını geçerek bilekten kalçasına doğru sıvazlayın. Bu hareketi aynı şekilde sol bacağı için de tekrarlayın.
Resim2
Bacak masajı kapsama tekniği ile de yapılabilir. Bu şekilde baş parmağınız bacağın yan tarafını diğer parmaklar ise arka kısmını sıvazlar.
Dairesel Sıvazlama (Karın)
Elinizi bebeğinizin karnına doğru yerleştirin ve saat yönünde daireler çizerek sıvazlayın. Sıvazlamayı karaciğer bölgesine(sağ kaburga altı) baskı yapmadan hem avuç içiyle hem de avuç dışıyla yapabilirsiniz. (Resim 3)
Resim 3
Masajı karın bölgesine yaptıktan sonra, göğüs bölgesine geçin. Karın masajında uyguladığınız gibi ama bu sefer iki elinizi de kullanarak hem avuç içi hem avuç dışıyla yapılabilir. Hareketleri dairesel şekilde uygulayın. Sağ eliniz saat yönünde sol eliniz ise ters yönde bebeğinizin meme uçları etrafında hareket etsin.
Sıvazlama (Sırt)
Bebeğinizi yüz üstü yatırın. Sıvazlama hareketi omurga boyunca fakat omurgaya dokunmadan yapılır. Kalçadan başına doğru ilerlerken sıvazlama hareketi avuç dışıyla, başından kalçaya doğru ilerlerken ise avuç içiyle uygulayın.
Eğer bebeğiniz çok küçük (3 ay ve altı) ve bu pozisyonunu kuramıyor ise sağ elinizi onun altından geçirerek bebeğinizi destekleyin ve masajı sol elinizle uygulayın.
Resim 4
Size ve bebeğinize sağlıklı günler
13 Şubat 2011 Pazar
Çocuklar için Meditasyon- Mutluluk Meditasyonu
Mutluluk Meditasyonu
Dediler ki “Mutluluk neşeyi paylaşmaktır!”
Herhalde hayatında en az bir kez her yetişkin insan, mutluluk nedir sorusunu kendine sormuştur ve büyük bir ihtimalle cevabını bulamamıştır. Kolay bir soru değil ama hepimizin aradığı mutluluk değil mi? İşte biz de bu sorunun cevabını Yoga Kids Club çocuklarıyla birlikte aradık. Bunun için mutluluk meditasyonu yaptık ve aradığımızı bulduk! Şimdi çocuklarımız sizlere bu soruya cevap vermeye hatta mutluluğun resmini bile çizmeye hazırlar.
Nasıl aradık? Nasıl bulduk?
Önce rahat bir bağdaş pozisyonu kurarak oturduk. Gözlerimizi kapattık ve hayatımızın en mutlu anını aramaya başladık, o anı bulmak çok ta zor olmadı, hemen bulduk! Sonra o anı gözümüzün önünde canlandırmaya başladık. O anki sevinci ve neşeyi yakalamaya çalıştık. Mutluluğu bulduğumuzu düşünerek çok sevindik ve yavaşça gözlerimizi açtık ama açar açmaz o anki yakaladığımız neşeyi kaybettik.
Mutluluğu aramaya devam etmeye karar verdik. Sırayla hayatımızın en mutlu o anılarımızı birbirimize anlatmaya başladık. Neşemizin paylaştıkça arttığının farkına vardık ve daha çok paylaştık sonrasında daha da neşelendik. Sonra gözlerimizi kapatarak birçok insan daha canlandırdık ve o insanlarla paylaşmayı denedik, neşemizin 2 kat daha arttığını fark ettik. Hayallerimizde sokaklara koştuk ve daha çok paylaştık, paylaştıkça arttığını hissediyorduk. Daha da paylaşmak için sabırsızlanıyorduk. Tüm sevdiğimiz insanlarla paylaştık. Kırlara, ormanlara koştuk. Ağaçlarla, çiçeklerle, ormandaki hayvanlarla neşemizi paylaştık daha da neşelendik. Güneşe baktık paylaştık, denize baktık paylaştık, gök kuşağı ve yıldızlarla paylaştık bin kat daha arttığını hissettik. O kadar mutluyduk ki, paylaştıkça paylaşmayı istiyorduk. Gerçek mutluluk neşeyi paylaşmaktır dedik! Yavaşça gözlerimizi açtık. Mutluluk hissi o kadar güçlüydü ki, onu tüm bedenimizle hissedebiliyorduk. Sanki aradığımız o mutluluk içimize yerleşmişti, artık kaybolması mümkün değildi. O mutluluğu çizmeye karar verdik. Onu her aradığımızda o resme bakarak veya sadece gözlerimizi kapatarak içimizde bulabilelim diye…
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)